İran sinemasının merak uyandırıcı ve ödüllü yönetmeni Abbas Rafei’nin kadın mücadelesini anlatan filmi Reyhan, izleyiciyle buluşuyor.
Anoush Jafarian ve Abbas Rafei yönetimindeki Tandis Film Company, 25 yıldır birçok filme imza attı, çeşitli festivallerde pek çok ödül kazandı ve 2017 yılında Türkiye’deki çalışmalarına başladı.
Reyhan’ın erkek adaletiyle mücadelesini anlatan film unutulmaz karakterleri ve benzersiz atmosferiyle de öne çıkıyor. Roshanak Gerami, Parivash Javadi, Roya Hosseini, Ali Or gibi İran sinemasının yakından tanıdığı yüzlerin yer aldığı film yakında gösterime giriyor.
Pek çok uluslararası yarışmadan ödülle dönen Rafei, Sinemadaki profesyonel kariyerine 1995 yılında İran’da o yılın en çok satan filmlerinden biri haline gelen “Mina’nın Sırrı” adlı filmle başladı. Abbas Rafei “Rüzgârdaki Kelebek, Değişim Rüzgarı, Şaşkınlık, Artık Yalnız Değilim, Otoban, Oblivion Mevsimi gibi ses getiren yapımları yönetti.
İran’ın bugününe ışık tutan “Reyhan” yakında izleyiciyle buluşacak.
Filmin tanıtımında şu ifadeler yer aldı:
“Ağlama ve dinle.
Duyduğun çığlık, yalınayak kadınların isyanıdır. Homa darabi’nden Reyhan Cebbari’ye oradan Mahsa Amini’ye… Hepimizin bildiği tanıdık hikaye… Humeyni’nin kurduğu 40 yıllık molla rejiminde kadınlar; sistemin kendilerine giydirmeye çalıştığı “kader” elbisesini yırttı, yepyeni bir sayfa açtı. İranlı kadınlar yaşamı geri almak için sokakta, sanatta her yerde, her alanda.. Çıplak ayakla ateşin içinde…
Onlardan biriydi Reyhan… Adaletsiz ve zorba dünyada açan bir dağ çiçeği… 26 yaşında direngen ve mağrur.. Zorlu bir coğrafyada yaşamak zorundaydı. Yaşamak direnmekti, direnirdi de… Ancak molla rejimi ona fırsat vermedi. Gökyüzüne sadece 19 yıl bakabildi.
2007’de dekorasyon şirketinde çalıştığı sırada ofisini dekore etmek isteyen eski istihbaratçı doktor Murtaza Abdülali Serbendi’ yi kendisine tecavüz ettiği için öldürdü. Tutuklandı. Mahkemeler onu amansızca suçladı ama o soğukkanlıydı. Ağlamadı, yalvarmadı. Tutuklandığı hücresinde sonunu bekledi başı dik… Kanunlara da güvenmiyordu. Yine de 5 yıl boyunca mahkemede meşru savunmada bulundu; ama erkeği kollamaya her koşulda gönüllü İran molla rejiminin yargıçlarını inandıramadı. Reyhan, idama mahkum edildi. Tüm dünyadan kadınlar Reyhan için harekete geçse de İran rejimi Reyhan’ın Ekim 2014’te idam etti.
26 yaşında hayatına son verilen Reyhan annesine bıraktığı mektupta şu satırları düşecekti:
“İçime sevgisini ektiğin bu ülke beni hiçbir zaman istemedi. Dünya bizi sevmedi.”
Ve bir vasiyeti de vardı genç kadının:
“Beni bu ülke toprağına gömme. Siyahlar giymeni istemiyorum. Rüzgar beni alıp götürsün”
İşte; Reyhan’ı yeryüzünden alıp götüren rüzgar yıllar sonra Abbas Rafei’nin kadrajına değdi…”