Gazeteci Fatih Altaylı, 1 Ocak’ta İstanbul’da düzenlenen, “Şehitlere rahmet Filistin’e destek yürüyüşü” sırasında, tevhid bayrağı açan İsmail Aydemir adlı vatandaşın yumruklanması olayıyla bağdaşlaştırılan, “Eline sağlık” ifadesiyle bir paylaşım yaptı.
Rasim Ozan Kütahyalı tarafından da tutuklanacağı iddia edilen gazeteci Fatih Altaylı, açıklama yaptı.
Bugün konuyla ilgili konuşan Altaylı, YouTube kanalında şunları söyledi:
“Dün bu olaylar patlayınca ve olaylar olmaya başlayınca ben bir tweet attım. Tek bir şey söyledim. Elinize sağlık. Hiçbir özne yazmadan ve hatta bunu yazarken. Bir arkadaşım vardı, dedi ki Kimin nesi? Dedi ki Bak bakalım kim ne anlayacak? Çünkü yumruk atanı yakalayanlar eline sağlık olabilir. Yumruk atanın eline sağlık. Herkesin olabilir. Kim ne anlayacak abi? Bir anda ne kadar adam varsa ortaya döküldü ve sanki ben yumruk atanın eline sağlık diyormuş gibi. Halbuki ben hiçbir şey demiyorum. Ben kim ne anlayacak onu görmeye çalışıyorum.”
Altaylı kendi sitesinde yayınlanan yazısında da şunları söyledi:
Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı da bu soruşturmalarla gündeme gelen Altaylı hakkında bazı iddialarda bulundu. Kütahyalı, Altaylı hakkında “devlet içi hazırlıklar sürdüğünü” iddia etti.
Altaylı dün akşam bazı hesaplar tarafından hedef gösterilmesine ilişkin köşesinden “Deja vu” başlıklı yazısıyla şu yanıtı verdi:
“Çok sevdiğimiz bir arkadaşımızı, bir aile dostumuzu kaybettiğimiz günün akşamı cenaze evindeyiz.
Sesi kısık telefonum sürekli çalıyor, mesaj üzerine mesaj yağıyor.
Ne olduğunu akşam geç saatte eve doğru giderken öğreniyorum.
Birtakım troller tarağından hedef gösterilmişim.
Savcılık tarafından ifadeye çağrıldığım, devletin beni hedefe oturttuğu kendini devlet zanneden troller tarafından yazılıp yayılmaya başlanmış. Eş dost ve gazeteciler de beni arıyorlar.
Sabahın dördünde yetişebildiğime mesajla yanıt vermeye çalıştım.
Henüz bana ulaşan bir savcılık çağrısı olmadığını, eğer bir çağrı alırsam, yıllardır yaptığım gibi anında icabet edip, ifademi vereceğimi söyledim.
Bu ne ilk ifade verişim olur, muhtemelen ne de son…
Ancak tüm bu olan biten beni 2008-2009 yıllarına götürdü.
O günlerde de FETÖ’nün sözcülüğünü yapan bazıları, hemen her gün benim ve bazı başka gazetecilerin ve hatta bazı medya patronlarının tutuklanacağını yazıyor, şimdinin kaçak savcısı Zekeriya Öz’ün sözcüsü hatta zaman zaman ortağı gibi davranıyorlardı.
Aradan yıllar geçti, bunların bana olan nedenini asla bilemediğim kini bitmedi.
Ve 15 yıl önce FETÖ ile ortak olarak yürüttükleri kampanyayı bugün yeniden başlatma çabasındalar.
Ben o gün nerede isem, bugün aynı yerdeyim.
Beni kendileri ile karıştırmasınlar.
Yargı çağırdığı anda gider ifademi veririm.
40 yıldır yaptığım gibi.”
AA’nın haberine göre gazeteci Fatih Altaylı, “suçu ve suçluyu övme” ile “halkın bir kesimini kin ve düşmanlığa alenen tahrik ve aşağılama” iddialarıyla hakkında resen başlatılan iki ayrı soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrıldı.