Son dakika haberi! İsrail ordusu, Gazze’nin en büyük hastanesi olan Şifa Hastanesi’ne Hamas üyelerinin saklandığı iddiasıyla operasyon başlattı.
Operasyon, ABD’nin Hamas’ın Gazze’de bazı hastaneleri saklanmak için kullandığı yönünde alınan istihbarat bilgisini paylaşmasının ardından düzenlendi.
İngiliz haber ajansı Reuters, İsrail güçlerinin operasyonu hastanenin belirli bir bölgesinde gerçekleştirdiğini, operasyona başlamadan önce ise hastanede olduğunu iddia ettiği tüm Hamas üyelerine “teslim ol” çağrısında bulunduğunu aktardı.
Operasyona, sivillerle iletişim kurmak için Arapça tercümanlar ve sağlık ekiplerinin de destek verdiği açıklandı.
İsrail ordusu, operasyonun bir istihbarat bilgisi üzerine düzenlendiğini duyurdu. Hastaneye giren İsrail güçlerinin operasyon için özel eğitim aldığı belirtildi.
HAMAS: SORUMLU ABD
Hamas, Şifa Hastanesi baskınından ABD Başkanı Joe Biden’ı sorumlu tuttu.
“HASTANEYE BASKIN SAVAŞ SUÇU”
Gazze Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite ise Şifa Hastanesi’ne baskın düzenlenmesinin bir savaş suçu olduğunu söyledi.
İsrail’in, Şifa Hastanesi’nin Gazze’deki direnişin sevk ve idare merkezi olduğunu ispat etmeye çalıştığını ancak bunda başarısız olacağını dile getiren Sevabite, “İşgal güçlerinin, hastaneye silahlar sokarak belirli şekilde düzenleyip görüntülerini çekeceği” tahmininde bulundu.
Sevabite, Şifa Hastanesi’ne ilişkin yaptıkları girişimleri, şöyle anlattı:
“Birkaç gün önce tüm uluslararası örgütlere ve Kızıl Haç’a Şifa kompleksindeki yaralıların kurtarılması için çağrıda bulunduk, ancak onlar yanıt vermeyi reddettiler ve kendilerini işgalin hedefleriyle aynı hizaya getirerek olup bitenlerin sorumluluğunu üstlendiler.”
ABD: HAMAS, GAZZE’DE HASTANELERİ SAKLANMAK İÇİN KULLANIYOR
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Hamas’ın Gazze’de bazı hastanelerin “altındaki tünelleri” kullanarak söz konusu hastaneleri “saklanmak, askeri operasyonlarını yürütmek ve rehineleri tutmak için” kullandıklarına dair istihbarat aldıklarını öne sürmüştü.
Kirby, söz konusu istihbarata göre Gazze’de aralarında Şifa Hastanesi’nin de bulunduğu bazı hastanelerin Hamas tarafından “saklanmak, askeri operasyonlarını yürütmek ve rehineleri tutmak” amacıyla kullanıldığını savundu.
Hastanelere havadan saldırıda bulunulmasını desteklemediklerini söyleyen Kirby, “Hastaneler ve hastalar korunmalıdır. Masum, çaresiz ve hasta insanların sadece hak ettikleri tedaviyi almaya çalıştıkları hastanede çıkan bir çatışma görmek istemiyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.
“HASTANEDEN TEK KURŞUN ATILMADI”
Şifa Hastanesi yönetiminden saldırı sonrası yapılan açıklamada; İsrail’in Filistinli direnişçilerin olduğunu iddia ettiği hastaneden saldırı sırasında tek kurşun atılmadığı belirtildi.
İSRAİL ORDUSU ŞİFA HASTANESİ’NİN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNİ VURDU
İsrail ordusu, dün akşam saatlerinde de Şifa Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesini hedef almıştı.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığının paylaştığı görüntülere göre, İsrail ordusunun kuşatması altındaki ve yakıt tedarik edilememesi nedeniyle alarm durumundaki Şifa Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesi vuruldu.
Görüntülerdeki doktorların bölgedeki patlama nedeniyle tozdan nefes almakta zorlandığı dikkati çekti.
Doktorlar, saldırılar ve yakıt eksikliği nedeniyle daha önceden hastane içinde yerleri değiştirilen yoğun bakım hastalarının yeniden başka bir alana tahliye edildiği bilgisini paylaştı.
BEBEKLER KUVÖZDEN ÇIKARILDIKTAN SONRA HAYATINI KAYBETTİ
Görüntülere göre ayrıca Şifa Hastanesi’ndeki yenidoğan bölümünde kuvözlerinden çıkarılan 30’dan fazla bebek hastane personeli ve gönüllü sivillerin kucaklarında daha güvenli ve uygun bir yere nakledildi.
Doktorların bebekleri taşırken geçtiği hastane koridorlarının yaralıların bulunduğu hasta yataklarıyla dolu olduğu ve aynı koridorlarda, evleri bombalandığı için yerinden edilen ve hastaneye sığınan sivillerin de yaşadığı görüldü.
Bu vahim duruma dair konuşan Filistinli bir doktor, bebekleri taşıdıkları alanın özellikle prematüreler için uygun olmadığını vurguladı.
Bebeklerin normalde kuvözde kalması gerektiğini belirten doktorlar, “bugüne kadar üç bebeğin içinde bulunduğu şartlar nedeniyle öldüğünü” söyledi.